Kedilerde Hipertrofik Kardiomiyopati

HCM kedilerde en sık görülen miyokardiyal hastalık çeşididir. Kedilerde 1995 yılında insan hastalarda bildirilenlere çok benzeyen ekokardiyografik ve anatomopatolojik fenotiplere sahip bir primer kardiyomiyopati bildirmişlerdir. Daha sonra 1999'da Maine Coon ırkında HCM'nin ailesel karakterini tanımladı. Daha sonra, miyozin bağlayıcı protein C'yi (MYBPC3) kodlayan gendeki nedensel mutasyonlar tanımlandı. İnsan tıbbında olduğu gibi kedi HCM'si, otozomal dominant kalıtım modeli, eksik penetrasyon ve değişken ekspresyona sahip genetik bir hastalıktır. Çoğunlukla Maine Coon ve Ragdoll kedilerinde bulunur. Miyozin bağlayıcı protein C'yi (MYBPC3) kodlayan gende iki yanlış sarkomerik mutasyon tanımlanmıştır. HCM, mutasyona sahip tüm kedileri değişen derecelerde etkiler. Homozigot etkilenmiş kediler genellikle belirgin fenotipik anormallikler gösterirken, heterozigot etkilenmiş kediler sol ventriküler konsantrik hipertrofiye sahip olmayabilir ancak mutasyonu yavrularına aktarabilir. Kedilerde HCM prevalansı insanlara göre çok daha yüksektir. Genel popülasyonda %15 civarında olduğu tahmin edilmektedir (genç kedilerde %5'ten, 9 yaşından büyük kedilerde %30'a kadar). İnsanlarda olduğu gibi, bu kedilerin çoğunun olumlu bir klinik gidişi var gibi görünüyor ve bu nedenle yıllarca asemptomatik kalabildikleri için prevalans daha da yüksek olabilir. Aslında bazı çalışmalar, hastalık tanımlandığında kedilerin %33 ila %55'inin asemptomatik olduğunu bildirmiştir. Diğer kedilerde konjestif kalp yetmezliği, ATE veya ani ölüm gelişir. Solunum sıkıntısı çeken kedilerde yapılan bir klinik çalışmada, konjestif kalp yetmezliği teşhisi konanların %50'sinden fazlasında HCM vardı. Bu hastalık, Persian kedisi, Ragdolllar, Sfenksler, Norveç Ormanı kedileri, Brithish ve Schottish Exotic Shorthairler arasında özel bir prevalansa sahip olan tüm cinslerdeki kedileri etkiler. Kedi HCM'si genellikle aritmiler, dörtnala sesleri, üfürümler gibi oskültasyon bulgularının rutin veteriner muayeneleri sırasında veya kalp yetmezliği ile emboli klinik belirtilerinin varlığında tesadüfen tespit edilmesiyle bulunur. Pulmoner ödem veya plevral efüzyona bağlı solunum sıkıntısı tipik olarak ani bir başlangıçlıdır. Düşük kalp debisine bağlı hipotermi ve prerenal azotemi, HCM'li kedilerde sık görülen klinik belirtilerdir. Teşhis Yöntemleri; 1. Elektrokardiografi ( EKG) HCM kedilerde EKG çok değişkendir ve tanıya yardımcı değildir. Ancak HCM hastalarında aritmileri değerlendirmek için en spesifik testtir. 2. Göğüs Radyografileri ( Röntgen) Radyografik bulgular, hafif ila orta derecede HCM'li kedilerde normal kalp silueti ve akciğerlerden, sol atriyal veya ventriküler genişlemeye, venöz konjesyona, interstisyel veya alveoler pulmoner infiltrasyonlara (fokal veya yaygın dağılım) veya ciddi HCM ve konjestif vakalarda plevral efüzyona kadar değişebilir. Sol taraflı kardiyomegalisi olan bazı kedilerde dorsoventral veya ventrodorsal görünümlerde “Sevgililer Günü” şeklinde bir kalp ortaya çıkabilir. 3. Ekokardiografi (Ultrason) Ekokardiyografi, kedilerde HCM tanısı koymak ve diğer kalp hastalıklarını dışlamak için en hassas standart noninvazif tekniktir. Ancak ekokardiyografi, HCM'li kedilerde hipertrofi paternleri çok değişken olduğundan ve kediyi idare etmek her zaman kolay olmadığından, deneyim gerektiren, operatöre oldukça bağımlı bir tekniktir. Klasik olarak kedi HCM'si, sol ventriküler hipertrofinin diğer nedenleri dışlandığında, ventriküler duvar kalınlığının 6 mm'ye eşit veya daha fazla olduğu diyastol sonu ekokardiyografik ölçümlerle tanımlanır. 4. Labaratuvar Testleri HCM'li kedilerde kardiyomegali ve parietal distansiyonun bir sonucu olarak miyositlerden NT-proBNP salınır. Bazı çalışmalar, dispneik bir kedide >270 pmol/l'lik bir NT-proBNP kesme değerinin, konjestif kalp yetmezliği ile solunum sıkıntısının bir nedeni olan solunum hastalığı arasında ayrım yapmak için kullanılabileceğini bildirmiştir. Bir tarama değeri olarak son çalışmalar, NT-proBNP kesme noktası değerinin >100 pmol/l'nin HCM'li kedileri saptamak için %93,9 duyarlılığa ve %92,4 özgüllüğe sahip olduğunu ortaya koymuştur; eşik değeri >150 pmol/l'ye çıkarılırsa özgüllük %100'e çıkarılır. HCM'li ve sol atriyal dilatasyonu olan kedilerde ATE gelişme riski yüksek olabilir. Çalışmalar, sol atriyumda spontan kontrast ve/veya belirgin ATE bulunan kedilerin en az %50'sinde hiper pıhtılaşma kanıtı bulunduğunu göstermiştir. Ancak ATE'li kedilerin yalnızca %50'sinde D-dimer artışı vardı. Ayrıca trombin-antitrombin kompleksi, D-dimer ve fibrin bozunma ürünleri gibi pıhtılaşma parametreleri sol atriyum boyutuyla korele değildir. HCM sınıflandırılması; 1. Stage A: HCM geliştirme riski yüksek olan ancak şu anda tanımlanabilir bir yapısal kalp bozukluğu olmayan kediler. 2. Stage B: Sol ventriküler hipertrofisi olan ancak kalp yetmezliğinin neden olduğu klinik belirtileri geliştirmemiş kediler. - Stage B1, düşük risk: Subklinik, normal/hafif atriyal genişleme. - Stage B2, yüksek risk: Subklinik, orta/şiddetli sol atriyal genişleme. Ek risk faktörleri arasında dörtnala sesi, aritmi, aşırı sol ventriküler hipertrofi, sol ventriküler sistolik fonksiyon bozukluğu, spontan eko kontrastı/trombüs ve bölgesel duvar hareketi anormallikleri yer alır. 3. Stage C: Konjestif kalp yetmezliği veya ATE'nin mevcut veya önceki klinik belirtilerini gösteren kediler. 4. Stage D: Kalp yetmezliğinin klinik belirtilerinin standart tedaviye dirençli olduğu son aşama HCM'li kediler. HCM tedavi yöntemleri; Stage A : Hiçbir hastaya ilaç veya diyet tedavisi önerilmemektedir. Üreyen kedilerin veya Maine Coon ve Ragdoll kedileri gibi özellikle yüksek risk altında olan kedilerin sahipleri, hastalığın pozitif fenotipine dair kanıtları tespit etmek için genetik testler ve ekokardiyografik değerlendirme (yıllık) yapmayı düşünmelidir. Pozitif fenotipli kediler üreme için değerlendirilmemelidir. Stage B1: Bu aşamadaki amaç, sol ventriküler hipertrofi ve fibrozisin ilerlemesini önlemek ve SAM'li kedilerde dinamik LVOT obstrüksiyonunu azaltarak iskeminin etkilerini en aza indirmektir. Şu anda miyokardiyal hipertrofiyi ve fibrozisi azaltacak bilinen etkili bir tedavi yoktur. Sağkalım üzerinde belgelenmiş herhangi bir yararlı etkisi olmamasına rağmen, birçok klinisyen LVOT obstrüksiyonu olan kedilerde atenololü önermektedir. Stage B2: Sol atriyal genişleme tromboembolik olaylara zemin hazırlar, bu nedenle orta ila şiddetli sol atriyal dilatasyon, sol atriyal fraksiyonel kısalmada azalma, sol atriyal apendiks akış hızında azalma, spontan eko-kontrast/intrakardiyak trombüs veya daha önce geçirilmiş arteriyel tromboembolik olaylar varsa kedilerde antikoagülan tedavi önerilir. Sol ventriküler sistolik fonksiyon bozukluğu olan kedilerde pimobendan ve bir anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE) inhibitörü önerilir. Atenolol, LVOT obstrüksiyonu olan kedilerde, evre B1'deki kediler için verilen yönergelerin aynısı izlenerek tavsiye edilir. Stage C: Akut kalp yetmezliği, acil hastaneye kaldırılmayı ve tıbbi müdahaleyi gerektiren kalp yetmezliği belirtilerinin hızlı bir şekilde başlaması olarak tanımlanabilir. Konjestif kalp yetmezliği olan kedilere daha önce hiç teşhis konulmamış veya kalp sorunu olduğundan şüphelenilmemiş olabilir. Akut kalp yetmezliği belirtileri olan kedilerde tedavinin amacı, kalp debisini desteklerken veya iyileştirirken nefes darlığını hafifletmek ve anormal sıvı birikimini azaltmaktır. Bununla birlikte, bu aşamadaki kediler son derece savunmasızdır ve herhangi bir teşhis testi veya tedavi prosedürüne girişmeden önce streslerini ve kaygılarını azaltmak için her türlü girişimde bulunulmalıdır. Stage D: Belirgin dispnesi olan dekompanse kedilerde periyodik torasentez ve/veya kısa süreli hastaneye yatış gerekli olabilir. Bazı kediler, sahipleri tarafından yeterli tedavinin uygulanması ve sık sık veteriner desteği sağlanması durumunda, ilk kalp yetmezliği atağından sonra birkaç ay hayatta kalabilir. Kalıcı konjestif kalp yetmezliği belirtileri (sıvı birikimine bağlı nefes darlığı) ve şiddetli azotemi veya ATE gibi komplikasyonları olan kedilerde ötenazi düşünülmelidir. Detaylı Bilgi İçin ; 05522504107-02164640404 Numaralı telefon hatlarımızdan bizlerle iletişime geçebilirsiniz.